Ses terapisi kişinin sosyal ve mesleki ihtiyaçlarını karşılayacak, o kişi için ulaşılabilir ses seviyesine ulaştıracak yöntemler olarak tanımlanmıştır (Aronson). Ancak bir tıp dalı olan foniyatrinin sesle ilgili bölümü olan klinik vokolojide tedavisi yapılan ve ses profesyoneli olmayan bir hastaya yaklaşımla, sahne sanatçısı olan bir ses icracısına yönelik performans yaklaşımı arasında farklılıklar vardır. Bir ses sanatçısının sesi, konuşması sırasında dışarıdan tamamıyla normal olarak algılanabilir. Ancak ihtiyacı olan, mesleki gereksinimi karşılayacak olan durum oldukça farklıdır. Ses sanatçısının mesleki perfromansını artırmak, icrayı mükemmelleştirmek gibi özel ihtiyaçları bulunur. Bu ihtiyaçları karşılamak için spor hekimliğine benzer uygulamalar gereklidir. Ses sporcusu olarak nitelendirilebilecek olan ses sanatçıları için de sanatsal tıp, şan hekimliği gibi olgulardan bahsedilebilir.
Pedagojik vokoloji, ses icracılarının hem profesyonel olmadan önceki eğitim sürecinde sesin gelişimine destek olmak, hem de mesleki olarak icra sesinin sürdürülebilir olması için çalışır. Yanlış yorumlanabilen pedagojik vokolojinin şan pedagojisinden farkı şöyle tanımlanabilir: Pedagojik vokoloji, şarkı söylemeyi öğretmeyi değil; sesle ilgili bilimsel tabanlı bilinç sağlamayı, şarkı söylerken ses sağlığını korumayı ve bunu geliştirerek sürdürmeyi amaçlar. Pedagojik vokoloji kapsamında şan eğitimi sırasında dersler yoluyla teorik bilgilendirme, sesle ilgili sportif ihtiyaçları geliştirecek doğrultuda katkı sağlama, aynı zamanda bozulan ses sağlığını düzeltme uygulamaları bulunur. Bu uygulamalarda kullanılan ses terapi yöntemleri klinik vokoloji ile şan pedagojisindeki uygulamaların kesişme kümesi gibi de değerlendirilebilir.
Ses icracılarının sahne performanslarını geliştirmeye yönelik terapi uygulamaları, şan terapisi olarak adlandırılabilir. Şan terapisi tüm ses icracılarına yöneliktir; mesleki statü, alınan şan eğitiminin süresi ve seviyesi, icra türü ne olursa olsun kişiye özel uygulamalar söz konusudur. Bu uygulamalar sesin aktif perde sınırları (tessitura), gürlüğü ve dayanıklılığı (stamina) yanında ses kalitesinde de gelişme sağlamaya yöneliktir. Rejisterlerin geliştirilmesi ve birleştirilmesi, vibrato, rezonansın uygun kullanımı, hiperfonksiyonel davranış formlarının engellenmesi, uygun atak ve fonasyon özelliklerinin bulunması gibi konularda şan eğitimine destek sağlanır. Eğer icrayı olumsuz etkileyen bir ses problemi varsa bu problemin sebebi araştırılıp problem çözülerek ses performansının en üst seviyesine dönmesi için uğraşılır. Aynı zamanda problemin tekrarını engellemek için bilinçli farkındalık geliştirilir.
Şan terapisi, özellikle şan öğrencileri için ilgili şan pedagogu ile birlikte yürütülmelidir. Profesyonel hayata geçmiş olan ses icracıları için de şan terapisi yeterli gelmeyebilir, ilave şan eğitimi söz konusu olabilir. Şan eğitimi, ses icracılarının hayatları boyunca sürer/sürmelidir. Eksik eğitim almış veya alaylı olarak yetişmiş (resmi eğitim almamış) ses icracıları için eksiklerin tamamlanması yalnızca şan terapisi ile mümkün olmaz, meslek hayatının her döneminde şan eğitimi gerekli olabilir.